31 Mayıs 2011 Salı günü Tarımsal Kuraklık İl Kriz Merkezi, Vali Yardımcısı Mustafa KARABACAK başkanlığında toplanmıştır.

 TESPİTLER           :

1. Konya İlinde, 2010 yılı Aralık, 2011 yılı Ocak, Şubat ve Mart aylarında düşen yağışlar incelendiğinde:

1.      2010/2011 hububat yetiştirme sezonunda ekiliş üzerine (Ekim-Kasım-Aralık 2010/ Ocak-Şubat-Mart-Nisan-26 Mayıs 2011) düşen yağışlar topluca değerlendirildiğinde: Konya Meydan istasyonuna 428,4 mm, Akşehir’e 475,1 mm, Beyşehir’e 477,8 mm, Cihanbeyli’ye 317 mm, Çumra’ya 411,3 mm, Ereğli’ye 337,2 mm, Hadime 944,4 mm, Ilgın’a 384,9 mm, Karapınar’a 382,3 mm, Kulu’ya 381,1 mm, Seydişehir’e 943,6 mm, Yunak’a 406,1 mm, yağış düşmüştür.

2. Eylül 2010/Mayıs 2011 dönemi topluca değerlendirildiğinde meteorolojik ve tarımsal kuraklık görülmemiştir.   
3. Bahar aylarının serin geçmesi ve gece ile gündüz sıcaklıkları arasındaki farkın büyük olmasının hastalık ve zararlılar açısından yansımaları ile şu şekilde özetlenebilir; geçen yıl bu aya kadar görülen septorya hastalığı düşük düzeyde görülmüştür, süne faaliyetleri yavaşlamış, üreme faaliyetleri düşmüş, fare zararında da önemli düşüşler görülmüştür. Bunlar da yağışın yeterliliği ve düzenliliği ile birlikte üretim artışında önemli katkı sağlaması beklenilmektedir.
4. 2011 yılının 20 Mayıs’ından itibaren sıcaklığın yükselmesi ve gece ile gündüz sıcaklıkları arasındaki farkın azalması, nemin yüksekliği de dikkate alındığında, sarı pas riskinin devam ettiğinin işaretidir. Bununla birlikte geçen yıl mayıs ayının kurak gitmesi sonucu ilde sarı pas epidemisinin görülmemesi, bu yılda çevre ülkelerde ve illerde epideminin olmaması, epidemi kaynaklarının zayıf olacağı beklentisi de pozitif bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.

5. Yerüstü sularında, baraj ve depolamaların doluluk oranları (31 Mayıs 2011): Apa Barajı %74, Beyşehir Gölü %75 Altınapa Barajı %76, Sille Barajı % 46, Çavuşcu Depolaması %19, İvriz Barajı %38, Suğla Depolaması %97’dir.
6. Yeraltı sularında hidrolojik kuraklık devam etmektedir.

TAVSİYELER        :

1.      Bu yıl kurak alanlarda yağan yağışlar verim rekoltesini önemli ölçüde yükseltecektir. Ancak bu verim potansiyelini karşılayacak düzeyde azotlu gübre uygulanmaması ve yağışlarla oluşan yıkanma kayıpları, azotu verimi sınırlayan element haline getirmiştir. Bu tip yıllarda üstten azot uygulamayı sağlayacak sistemler üzerinde durulmalıdır (teker izlerinin boş bırakılması, ince tekerli-yüksek şaseli traktör kullanımı gibi)

2.      Yüksek ekim sıklıkları özellikle ilkbahar aylarında kuraklığın olması durumunda kuraklık şiddetini artırma dolayısı ile risk oluşturmaya devam etmektedir. Optimum ekim sıklığı ve tohum ve gübreyi ayrı banda bırakan mibzerlerin kullanımı bu sorunun çözümüne önemli katkı sağlayacaktır.

3.      Bu yıl makarnalık ve ekmeklik buğdayların alımında, protein değerine göre de fiyatlandırma yapılacak olup, bu uygulama TMO da başlayacaktır. Bu uygulamanın kısa sürede özel sektörde de uygulanacağı görülmektedir. Kalitenin ise çeşit boyutu yanında, başta sulama ve gübreleme olmak üzere, ekim zamanı, ekim sıklığı, hastalık ve zararlılar gibi birçok yetiştirme tekniği ile doğrudan ilgisi vardır. Bu nedenle nasıl basınçlı sulama sitemlerinde üreticinin Ziraat Mühendisi ile birlikte çalışma zorunluluğu var ise, kalite de benzer bir durum ortaya çıkmıştır.

4.      Yazlık ekilen ürünlerin ekildiği topraklar Ekim 2010 ayından itibaren düzenli bir yağış almışlardır. Mayıs ayı içerisinde yağan yağışlar da bitki çıkışlarını sağlamış ve toprak nemi açısından tahmini Haziran sonuna kadar sulamaya ihtiyacın olmadığı gözükmektedir. Yazlık ürünlerin sulamasında, sulamaya başlama zamanı ve ne kadar su verileceği(mm) konularında İl/İlçe Tarım Müdürlükleri ve bu konuda faaliyet gösteren serbest Tarım Danışmanlığı firmalarından yardım alınmalıdır.

5.      Ekim 2010/Mayıs 2011 dönemi yağışların ilçeler bazında büyük oranda normallerin üzerinde olmasından dolayı bu dönemde nadaslarda yeterli su depolanmıştır. Bundan sonra nadaslarda yapılacak çalışmalarda topraktaki nemi kaçıracak aletlerden uzak durulmalıdır.

6.      Üreticiler tarlalarını gözlemlemeli, pas hastalığının görülmesi halinde acilen İl/İlçe Tarım Müdürlüklerine müracaat etmelidir.

Yorumlar